Koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı gibi sebeplerle toplum için tehlikelilik arz eden ve gönüllü olarak tedavi olmayan bireylerin mahkeme kararıyla tedavi olmalarını sağlamak için medeni kanuna getirilmiş bir düzenlemedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 432 ve devamında düzenlenen koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması için bazı şartların varlığı gereklidir. Bu şartlar şunlardır:
Hakkında karar verilecek kişinin ergin olması
Hakkında karar verilecek kişide akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arz eden bulaşıcı hastalık ve serserilik sebeplerinden biri bulunması
Hakkında karar verilecek kişi toplum için tehlikelilik arz etmesi
Koruma için elverişli başka bir yöntem olmaması
Kısıtlılık kararı kişinin tedavisi eğitimi veya ıslahı için yapılması
Resmi sağlık kurulu tarafından düzenlenen bir rapor olması
Mahkeme kararı olması
Burada dikkat edilmesi gereken birtakım hususlar vardır. Öncellikle yasada koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması halleri sınırlı şekilde sayılmıştır. Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol ve uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arz eden bulaşıcı hastalık ve serserilik sebepleri dışında başka bir sebeple koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması talebinde bunulamaz. Yine yasada hakkında kısıtlanacak kişinin ergin olması şartı aranmıştır. Yani bu madde mahkeme kararı ile ergin kılma durumu hariç çocuklar hakkında uygulanamaz. Yine ilgili maddede kısıtlılık şartı aranmadığından bu yola hakkında daha önce kısıtlılık kararı verilmeyenler hakkında da başvurulabilinir.
Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması Kararını Vermeye Yetkili Mahkeme Hangisidir?
4721 sayılı Medeni Kanun’un 433. maddesine göre koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması kararını vermeye yetkili mahkeme hakkında karar verilecek kişinin yerleşim yeri, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ise bulunduğu yer vesayet makamıdır. Vesayet makamı ise Medeni Kanun’un 397. maddesine göre sulh hukuk mahkemesidir.
Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması Kararına Karşı İtiraz Mümkün Mü?
4721 sayılı Türk Medeni Kanun 435. Maddeye göre koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması kararına karşı itiraz mümkündür. Buna göre hakkında özgürlüğün kısıtlanması kararı verilen kişi ve yakınları kısıtlılık kararının kendilerine bildirilmelerinden başlayarak 10 gün içerisinde denetim makamına yani asliye hukuk mahkemesine verilen karara karşı itirazda bulunabilmektedir.
Koruma Amacıyla Özgürlüğün Kısıtlanması Kararında Yargılama Aşaması
Mahkeme koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması kararını basit yargılama usulü ile verir. Hakim gerektiğinde ilgili kişiye adli yardımda bulunulmasına hükmedebilir. Hakim karar verirken ilgili kişiyi dinler ve tahkikat aşamasını bitirdikten sonra en geç iki gün içinde kararını verir.
Comentarios