Marka hakkı, bir şirketin veya bireyin ürünlerini ve hizmetlerini diğerlerinden ayırt edebilmesi için kullandığı bir işaretin, ismin veya logonun yasal koruma altında olmasıdır. Marka hakkı sahibi, bu işareti tescil ettirerek markasını koruma altına alır ve başkalarının izinsiz olarak kullanmasını önler.
Marka Hakkı Tecavüzü Çeşitleri Nelerdir?
İzinsiz Marka Kullanımı: Bir reklam veren, marka sahibinin izni olmaksızın markayı reklamlarında kullanır.
Karışıklığa Yol Açacak Kullanım: Reklam verenin kullandığı anahtar kelimeler veya reklam metni, marka hakkı sahibinin markasıyla karışıklığa neden olacak şekilde benzerlik gösterir.
İtibarın Zedelenmesi: Marka sahibinin ürün ve hizmetlerine ilişkin olumsuz veya yanıltıcı ifadeler içeren reklamların yayınlanması, markanın itibarının zarar görmesine neden olabilir.
Google Adwords Nedir?
Google Adwords, arama motorunun işletmeler için sunduğu, kullanıcıların yaptığı kelime sorguları baz alınarak çalışan reklamcılık türüdür.
Marka Hakkı Sahipleri, Google Adwords Üzerinden Yapılan Marka Hakkı Tecavüzü İddialarına Karşı Hukuki Yollara Başvurabilir Mi?
a. Geri Çekme Talebi: Marka hakkı sahibi, markasını içeren reklamların geri çekilmesini talep edebilir ve Google'a bu yönde başvuruda bulunabilir.
b. Hukuki İşlem Başlatma: Marka hakkı sahibi, marka hakkı tecavüzü nedeniyle hukuki yollara başvurarak tazminat talebinde bulunabilir veya maddi ve manevi zararlarını giderme amacıyla dava açabilir.
c. Telif Hakkı İhlali Bildirimi: Eğer markanın logo, metin veya diğer içerikleri telif hakkı ile korunuyorsa, Google'a telif hakkı ihlali bildiriminde bulunabilir.
d. Savcılığa suç duyurusunda bulunulabilir.
Marka Hakkı Nerede Düzenlenir?
Türkiye'de marka hakları, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu tarafından düzenlenir.
Marka Hakkına Tecavüz Ne Demektir?
Marka hakkına tecavüz, tescilli bir markanın izinsiz ve haksız olarak kullanılması durumunu ifade eder. Bu tür durumlar, marka sahibinin ticari faaliyetlerini olumsuz etkileyebilir ve markanın itibarına zarar verebilir. Marka hakkı sahibi, marka hakkına tecavüz iddialarıyla ilgili olarak 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nun 30. maddesinden yararlanabilir. Bu madde, marka hakkına tecavüzün hukuki sonuçlarını düzenler ve ihlal edenlere karşı ceza hükümleri içerir.
Markamın İsim Tanınmışlığından Faydalanmak Suretiyle Zarara Uğratılması Durumunda Ne Yapabilirim?
Tescilli markanızın doğrudan ihlal edilmediği ancak isim tanınmışlığından faydalanılarak iltibas yaratıldığı durumlarda, yalnızca Sınai Mülkiyet Kanunu'ndaki marka hakkına tecavüz hükümlerinden faydalanmak yeterli olmayabilir. Bu tür durumlarda, Türk Ticaret Kanunu'nda yer alan haksız rekabet hükümlerinden yararlanarak hukuki yollara başvurabilir ve bu davranışlar nedeniyle doğan zararlarının tazminini talep edebilir. Başka bir deyişle bu gibi bir durumda marka hakkına tecavüz hükümleri yanında haksız rekabet hükümlerinden de yararlanma imkanınız vardır.
Haksız Rekabet Nedir?
Haksız rekabet, ticari hayatta dürüstlük kurallarına aykırı davranışlarla rekabet ortamının bozulmasıdır. Marka hakkına tecavüz olmaksızın, marka sahibinin ünü ve tanınmışlığından yararlanarak tüketicileri yanıltıcı davranışlarla kendi markası gibi algılatan veya marka sahibinin itibarını zedeleyecek şekilde hareket eden kişiler haksız rekabet kapsamında değerlendirilebilir.
Marka Hakkına Tecavüze İlişkin Cezai Hükümler Nelerdir?
Marka hakkına tecavüz ile ilgili ceza hükümleri 6769 sayılı Sinai Mülkiyet Kanunu’nun 30. maddesinde yer almaktadır.
Madde 30- (1) Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal üreten veya hizmet sunan, satışa arz eden veya satan, ithal ya da ihraç eden, ticari amaçla satın alan, bulunduran, nakleden veya depolayan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmi bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.”
Madde 30’a Başvurabilmek İçin Şartlar Nelerdir?
Madde 30’da yer alan suçlardan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye’de tescilli olması şarttır.
Marka Hakkına Tecavüzde Şikayet Şartı Aranır Mı?
Evet aranır, bu suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır.
Madde 30’daki Şartların Varlığı Tek Başına Yeterli Midir?
Maddedeki şartlar başlı başına bir cezai müeyyide uygulanmasına yol açmaz. İhlal edilen markada bulunan kelimelerin ayırt ediciliği düşük ise suç oluşmayacaktır.
Comentarios