Yetki belgesinden harç alınması tüm avukatları ve alınan harç müvekkile yani davanın asıl tarafına yansıtıldığından dava açmış veya açacak olan herkesi ilgilendiren bir konu.
Daha önce özelge talebinin reddi işlemine karşı dava açılıp açılamayacağını şurada tartışmıştık.
Yetki belgesinden vekalet suret harcı (Uygulamada kısaca "vekalet harcı" olarak anılıyor) alınıp alınamayacağına dair özelge talebimiz vergi idaresi tarafından reddedildi. Şimdi bu red işleminin iptaline dair dava açmaya hazırlanıyoruz ancak bu yazının konusu bu değil.
Bu yazıda yetki belgesinden suret harcı veya herhangi bir harç alınıp alınmayacağı sorusunu masaya yatırıyoruz.
Bilindiği üzere, UYAP'ta yetki belgesi gönderirken "vekalet suret harcı" ödemesi zorunlu. Yani harç ödenmeksizin yetki belgesi gönderilmesi mümkün değil.
Yetki belgesi Avukatlık Kanuna'na göre vekaletname hükmünde. (Av. K. m. 171, 56; Av. K. Yön. m. 18)
Avukata verilen vekaletnamede tevkile yetki verilmiş ise avukat, yekti belgesi düzenleyerek işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebilir.
Harçlar Kanunu'nda ise vekaletname suretinin harca tabi olduğu belirtilmiş.
Yani vekaletnamenin aslını değil de suretini sunduğumuz için "vekaletname suret harcı" ödemekteyiz.
Ne var ki "yetki belgesi" sunarken herhangi bir şeyin suretini ibraz etmiyoruz. Yetki belgesini düzenliyor, e-imzalı veya ıslak imzalı olarak olarak imzalıyor ve aslını mahkemeye ibraz ediyoruz. Bu durumda, suret harcı alınmayacağı çok açık.
Ayrıca yetki belgesinden harç alınacağına dair de hiçbir kanuni düzenleme bulunmamaktadır.
Keza konuya ilişkin TBB'nin de 2008 tarihli bir görüş yazısı bulunmakta.
Yetki belgesinin UYAP'tan "beyan" olarak gönderilmesi, avukatların uygulamadaki çözüm yöntemlerinden biri.
Bu çözüm yöntemi ile yetki belgesini "beyan" olarak gönderdiğimiz bir dosyada mahkeme, harcın ödenmesi konusunda çok ısrarcı oldu. Böyle olunca biz de harcı ödedikten sonra dava açma yoluna gittik.
Yukarıdaki argümanlarımızı dayanakları ile birlikte oldukça detaylı şekilde izah ederek yedi sayfalık bir dilekçe ile "yetki belgesinden suret harcı tahsili işlemi"nin iptaline dair dava açtıysak da Ankara 6. Vergi Mahkemesi kararı ile dava reddedildi. Kararın aşağıya ekliyorum.
Karardaki gerekçe şöyle:
"Avukatlık Kanununa göre başkasını tevkil etme yetkisini içeren vekaletnamenin yetkisini kapsayacak şekilde düzenlenen yetki belgesinin vekaletname hükmünde olduğu, noterde düzenlenerek vekil tarafından aslı onaylanan vekaletname suretinin resmi örnek hükmünde olduğu ve harca tabi tutulduğu, noterde düzenlenmediği anlaşılan ve dava konusu harca tabi tutulan yetki belgesinin ise asıl olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı ve harca tabi tutulması gerektiği değerlendirilmiş olup tevkil yetkisi içeren vekaletnameye istinaden davacı tarafından düzenlenen yetki belgesi nedeniyle tahsil edilen dava konusu 8,50-TL suret harcında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır."
Gerekçedeki "yetki belgesinin ise asıl olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı" kısmını anlamak mümkün değil çünkü yetki belgesinin suretini değil aslını ibraz ediyorum.
Mahkemenin gerekçesi bizi tatmin etmeyince bir üst mahkeme yolu da öngörülmediğinden (miktar itibari ile kesin karardı) "kanun yararına bozma" yoluna başvurumuzu yaptık.
Ancak Danıştay Başsavcılık tarafından verilen kararda, "kararın yürürlükteki hukuka aykırı bir hususu içermediği" gerekçesiyle kanun yararına bozma talebimiz kabul görmedi ve temyiz edilmedi.
Kanaatimizce gerek mahkemenin gerekse Danıştay Başsavcılığının red gerekçesi daha çok 8,50 TL için dava açılması, bu paranın iadesi için yapılan posta giderinin dahi 100 TL'nin üzerinde olması, davanın kabulüne karar verilmesi halinde vergi idaresinin 5.500.00 TL vekalet ücreti ödeyecek olması, sonrasındaki bu davadan binlerce açılacak olması gibi nedenler oluşturuyor.
Bu açıdan bakıldığında haklılık payı olsa da yapılması gereken böyle bir hukuka ayrılıktan derhal vazgeçilmesi ve yetki belgesinden suret harcı veya herhangi bir harç almaya son verilmesi.
Bu temenni ile vergi idaresinden görüş (özelge) alırsak mahkemelerin, "yetki belgesinden harç isteme" ısrarının önüne geçer ve yetki belgesini "beyan" olarak göndermeye devam eder, böylece hukuka aykırı şekilde harç alınmasını önleriz dedik.
Ne var ki; vergi idaresi özelge talebimizi reddetti.
Red gerekçesi şöyle: "Konunun esas itibarıyla düzeltme talebine ilişkin olduğu anlaşıldığından ve konu hakkında öncelikle Adalet Bakanlığından görüş alınması gerektiğinden özelge tayini mümkün bulunmamaktadır."
Red kararının iki gerekçesi olduğunu görüyoruz:
- Konunun düzeltme talebine ilişkin olduğu
- Adalet Bakanlığından görüş alınması gerektiği
Düzeltme Talebine İlişkin Gerekçeye Dair Görüşümüz:
Mükelleflerin İzahat Taleplerinin Cevaplandırılmasına Dair Yönetmelik'in 8. maddesinin 2. fıkrasının "e" bendine göre, vergi hatasına dair yapılan düzeltme talepleri özelge kapsamında değerlendirilmiyor.
Ancak yaptığımız başvurunun düzeltme talebi olarak değerlendirilmesi mümkün değil çünkü yaptığımız başvuruda, geçmişte bizden tahsil edilmiş bir harcın iadesi talep edilmediği gibi genel olarak UYAP'tan bunu ödemek zorunda kaldığımız veya yetki belgesi fiziki ortamda sunulduğunda mahkemelerce harç talep edilebildiği, bu nedenle konuya açıkçık getirilmesi istenmişti.
Kaldı ki özelgeyi düzenleyen, Vergi Usul Kanunu'nun 413. maddesinde böyle bir sınırlama getirilmemişken, Yönetmelik'in 8. maddesindeki sınırlamanın hukuka uygunluğu da başka bir tartışma konusu.
Adalet Bakanlığından Görüş Alınması Gerektiğine ilişkin Gerekçeye dair Görüşümüz:
Özelge verilmesi için bir kurumdan görüş alınması gerekiyor ise elbetteki alınabilir ancak bu durumun "özelge talebinin reddini" gerektirdiğini düşünmüyoruz.
Ayrıca Adalet Bakanlığının konu hakkındaki görüşü ne yazık ki belli. Hatta mahkemeler, yetki belgesinden harç isterken bu yazıyı dayanak alıyorlar.
Adalet Bakanlığının, Türkiye Barolar Birliğine verdiği yukardaki cevapta, vekaletnamenin suretlerinden harç alınması gerektiğini söyledikten sonra vekaletname hükmündeki yetki belgesinden de harç alınması gerektiği belirtilmiş. Ancak yetki belgesinin, vekaletnamede olduğu gibi suretinin sunulmadığı ve aslının ibraz ediliği atlanmış gibi. Bu açıdan söz konusu yazıdaki görüşe katılmamız mümkün değil.
Sonuç olarak, Adalet Bakanlığından görüş alınabilir ve bu görüş doğrultusunda olumsuz yönde özelge verilebilirse de "Adalet Bakanlığından görüş alınması gerektiği" gerekçesiyle özelge talebinin reddi, kanatimizce mümkün gözükmemektedir.
Yukarıda değindiğimiz gerekçeler ile özelge talebinin reddine dair vergi mahkemesinde dava açma hazırlığındayız.
Yetki belgesinden hukuka aykırı şekilde harç alınmasına karşı mücadelemize devam edeceğiz.
Vergi Hukuku hakkında "Özelge İsteminin Reddine Karşı Dava Açılabilir mi?" ve benzeri konulardaki içeriklere ulaşmak ve Vergi Hukuku Avukatı ile online görüşme ayarlamak için aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz!
Commentaires