top of page

Aile Hukuku

  • Online Görüşme

    Avukat İlayda

    15 dk.

    ₺200 Türk lirası

Aile Hukuku Nedir?

Toplumun en temel birimi olan aileyi düzenleyen ve ailede yer alan kişilerin hak ve borçlarını düzenleyen kurallar bütününe aile hukuku adı verilmektedir. Ayrıca, Türk Medeni Kanununun büyük bir bölümünü aile hukuku oluşturmaktadır. Bununla beraber, aile toplumun en temel birimi olduğu için birçok hukuki meseleyi bünyesinde barındırmaktadır. Toplumda yaşanan birçok hukuki mesele aile hukuku kapsamına girmektedir. Bu nedenle aile hukuku ile ilgili mutlaka uzman hukukçu desteğinden faydalanmak gerekmektedir.

Aile Hukuku Konuları Nelerdir?

Aile hukukunun konuları, çiftlerin nişanlanmasından itibaren eşin ölümüne kadar aile hukukunu düzenleyen konulardır. Bu konular özel hukuku ilgilendirdiğinden Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenmektedir. Türk Medeni Kanunu'na göre bu konular şunlardır;

Nişanlılık: Çiftlerin evlenme vaadi ile bir araya gelmesidir. Bu nedenle aile müessesesi nişanlanma ile başlar. Ayrıca, nişanlanma ile çiftlerin karşılıklı hak ve borçları doğmaktadır.

Evlenme: Çiftlerin Medeni Kanun uyarınca nikah yaparak resmi olarak evlenmesidir.

Boşanma: Çiftlerin Türk Medeni Kanunu'nda yer alan nedenlerle evlilik birliğini sona erdirmesidir. Boşanma ile birlikte aile birimi sona ermektedir.

Velayet: Türk Medeni Kanunu'na göre çocukların kanuni temsilcisi olan velayet ile ilgili hükümleri düzenleyen aile hukukunun alt başlığıdır.

Vesayet: Akıl hastalığı, hükümlülük gibi nedenlerle kişiye vasi atanmasıdır. Son olarak, nafaka, evlilikte mal rejimi ve hısımlık aile hukukunun düzenlediği diğer meselelerdir.

Aile Hukuku Davaları Nelerdir?

Türk Medeni Kanunu aile ile ilgili birçok konuyu düzenlediği için Türk hukukunda birçok aile davası bulunmaktadır. Bu davaları sıralamak gerekirse;

  • Nişanlanma maddi ve manevi tazminat davaları,

  • Evlilik izin, evlenme ehliyeti davaları

  • Boşanma, ayrılık, yoksulluk ve iştirak nafakası davaları,

  • Nafakanın artırılması, evlilik mal rejiimi davaları,

  • Velayet ve vesayet davaları,

  • Son olarak, soybağının kurulması ve babalık davalarıdır.

Aile Hukuku Davalarına Hangi Mahkeme Bakar?

Aile Mahkemeleri Kuruluş Kanununa göre aile hukukuyla ilgili davalar özel mahkeme olan Aile mahkemelerinde görülmektedir. Bu mahkemelerin olmadığı yerlerde bu davalara asliye hukuk mahkemesi aile mahkemesi sıfatı ile bakmaktadır. Dolayısıyla yukarıda saydığımız davaları açmak için aile mahkemesine başvurmak gerekmektedir. Aksi takdirde dava yanlış mahkemede açıldığından dava görevsizlik nedeni ile reddedilecektir.

 

Boşanma Nedir?

Boşanma, evli olan kişilerin çeşitli nedenlerle evliliklerini sona erdirmesidir. Bilindiği üzere resmi evlilik memur önüne yapılan nikah akdi ile gerçekleşmektedir. Ancak evliliğin sona ermesi için aile mahkemesinin boşanma kararı vermesi gerekmektedir. Dolayısıyla mahkemeden boşanma kararı alınmadan evliliğin sona ermesi mümkün değildir. Boşanma davaları anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma davası şeklinde ikiye ayrılmaktadır.

Anlaşmalı boşanma davasında çiftler boşanma konusunda ve boşanma ile ilgili tüm konularda anlaşmışlardır. Bu sebeple herhangi bir konuda karı kocanın anlaşamaması halinde anlaşmalı boşanma davası olmayacaktır. Bu durumda çiftlerden birinin çekişmeli boşanma davası açması gerekmektedir. Bununla beraber, boşanma davasında daha az kusurlu olan eşin maddi ve manevi tazminatı hakkı vardır.

 

Boşanma Sebepleri Nelerdir?

Mahkemenin boşanma kararı verebilmesi için bir sebebe dayanması gerekir. Türk Medeni Kanunu'na göre boşanma sebepleri, özel ve genel boşanma sebepleridir. Genel boşanma sebepleri, Türk Medeni Kanunu madde 166'da yer almaktadır. Buna göre genel boşanma sebepleri, evlilik birliğinin temelden sarsılması, anlaşmalı boşanma ve ortak hayatın kurulamamasıdır. Diğer taraftan özel boşanma sebepleri ise Türk Medeni Kanunu 161 ila 165 arasında hüküm altına alınmaktadır. Buna göre özel boşanma sebepleri, zina, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk ve akıl hastalığıdır. Boşanma davası açarken yukarıda ifade edilen sebeplerden birisine dayanarak başvuru yapmak gerekmektedir. Aksi halde boşanma talebi kabul görmeyecektir.

 

Boşanma Avukatı Nedir?

Boşanma avukatı, boşanma davası ile ilgili işlemleri takip eden avukattır. Hukukumuzda boşanma avukatı şeklinde resmi bir sıfat bulunmamaktadır. Ancak boşanma davalarında tecrübesi ve bilgisi ile meşhur boşanma avukatları bulunmaktadır. Boşanma avukatı, boşanma davası açma ve davayı takip etme, tedbir nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası talep etme gibi işlemleri yapmaktadır. Bununla birlikte boşanma avukatı velayet ve vesayet davaları, aile hukuku ile ilgili icra işlemlerini de yapmaktadır. Boşanma işlemleri ile ilgili boşanma avukatı ile çalışmanızda fayda bulunmaktadır.

 

Aile Hukuku Yargıtay Kararları

Türk Medeni Kanunu madde 161/2 uyarınca zina sebebi ile boşanma davası açma hakkı olan eşin davayı öğrendikten altı ay sonra ve her halde zina fiilinden itibaren beş yıl geçtikten sonra dava hakkı düşer. Bu süre hak düşürücü süredir. Zina sebebi ile dava açma hakkı olan taraf davalıyı affederse zina sebebi ile boşanma davası açamayacaktır. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4815 E.  ,  2022/6778 K.)

Velayet kendisine verilmeyen eş, çocuk için yapılacak giderlere gücü oranında katılmalıdır. İştirak nafakası çocuğa verilen bir haktır. Bu sebeple taraflar ileriye dönük bir şekilde iştirak nafakası hakkından vazgeçemezler. İştirak nafakası ile ilgili karar kesin hüküm etkisine sahip olmayacaktır. Dolayısıyla iştirak nafakası her daim ortaya çıkan haklardandır. Tarafların iştirak nafakasına ilişkin her zaman dava açma hakları bulunmaktadır. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/8207 E. ,  2022/7582 K.)

Mahkemenin verdiği boşanma kararının 18 yıl gibi çok uzun süre sonra tebliğe çıkarılması dürüstlük kuralına aykırıdır (Türk Medeni Kanunu madde 2). Ayrıca bu durum "hakkın kötüye kullanılması"dır. TMK madde 2/2'ye göre bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumayacaktır. Bu nedenle boşanma iradesi samimi değildir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/12 E.  ,  2022/1882 K.)

Velayet ile ilgili hukuki ihtilaflar kamu düzenindendir. Dolayısıyla hakim davanın her yönünü kendiliğinden dikkate almalıdır. Somut olayda velayet hakkı babadan kaldırılmıştır. Bu nedenle küçüğün velayeti askıdadır. Davacı anne de küçüğün velayetini talep etmiştir. Anne veya babası sağ olan çocuğun velayetinin anne babadan birisine verilmesi asıldır. Ancak, anne veya babanın bu görevi yapamayacak olması veya velayetin çocuğun fikri, bedeni, sağlık ve eğitsel gelişimi yönünden üstün yararına aykırı olacağı durumlarda, çocuğa vasi atanabilir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/21605 E.,  2015/24933 K.)

Aile hukuku çok kapsamlı bir hukuk dalı olup evlilik, boşanma, velayet gibi birçok alt başlığı bulunmaktadır. Bu alanda uzman avukatlardan hukuki hizmet almanız maddi ve manevi kayıplar yaşamanızın önüne geçecektir.

Aile Hukuku Kategorisindeki Yazılarımızı İnceleyin

Diğer Kategorileri İnceleyin

bottom of page